İlk olarak 1361 yılında dostane bir şekilde başlayan Osmanlı-Karamanlı münasebeti, Osmanlıların
Anadolu’da yayılarak, Karaman hudutlarına dayanmaları ile gerginleşmiş, 1386 yılında
ilk muharebenin yapılmasıyla askerî ve siyasî mücadele dönemi başlamıştır. Siyâsî mücadelenin
en yoğun yaşandığı dönem Karamanoğlu II. İbrahim Beyin (1423-1464) iktidarda olduğu
dönemdir. Bu dönemde; Rumelide Haçlı ittifakı, Anadolu’da da Karaman-oğlu ile aynı
anda uğraşmaktan bunalan Osmanlı sultanı II. Murad, İslam alimlerine müracaat ederek,
Karaman-oğlu İbrahim Bey hakkında fetva istemiş ve almış olduğu fetvalarla Karaman üzerine
yürüyerek, İbrahim Bey’ in yaptığının kat kat acısını çıkarmıştır. Çok zor durumda kalan İbrahim
Bey, zevcesini ve veziri Server Ağa’ yı ve müftüsü Sarı Yakub’u sulh akdi için göndermiş
ve ‘Sevgend-nâme’ (ahid-nâme) vermeye mecbur kalarak, Sultan Murad’ın ağır şartlarını
kabul etmiştir. Ahidnâme, Sevgendnâme veya Musâlaha gibi isimler ile anılan belgenin tespit edilebilmiş iki
nüshası vardır. Bunlardan Paris Milli Kütüphanesinde bulunan nüsha, 1937 yılında, İ. Hakkı
Uzunçarşılı tarafından yayınlanmıştır. Çalışmamıza konu olan ikinci nüsha ise Konya İzzet
Koyunoğlu Müzesinde, 13998 numarada kayıtlı bir mecmuanın içerisinde yer almaktadır. Söz
konusu ahidnâmenin her satırında Karamanoğlu II. İbrahim Beyin ne kadar zor durumda
olduğu açıkça görülür. Osmanlı sultanına övgülerle başlayan metnin tamamında; padişaha
bağlılık ve sadakat vurgulanmakta ve padişah, cihan padişahı, sözleri de emr olarak değerlendirilmektedir.
In 1361, the relationship between the Ottomans and the Karamanids was friendly, but with the spread of the Ottomans inside Anatolia and their arrival to the borders of the Karamans’, this relationship became strained. The first battle between them occurred in 1386 and after that, a
period of political and military struggle began. This political situation reached its most intensive
phase during the rule of Karamanoğlu İbrahim Bey II. (1423-1464). At that time, against
the alliance between the Crusaders in the and the Karamanoğlu in Anatolia, Ottoman sultan
Murad I asked the Muslim theologians (ulema) for a fetwa about Karamanoğlu İbrahim Bey.
He got the fetwas and took his revenge in Karaman. İbrahim Bey, who was in great trouble,
sent his wife, his vezir Servet Ağa and his mufti Sarı Yakub for peace and he was forced to give
a Sevgend-nâme (ahid-name) and he confirmed Sultan Murad II.’s grave conditions for peace.
There are two copies of this document called Ahidnâme, Sevgendnâme or Musâlaha. The first
one preserved in Paris National Library, was published by İ. Hakkı Uzunçarşılı in 1937. The
second copy under examination here is found in of a collection (mecmua) (registered as number
13998) in Konya İzzet Koyunoğlu Museum. We can see from the lines of the mentioned
ahidnâme, that Karamanoğlu İbrahim Bey II. really was in a hard situation. The text begins
with praises to the Ottoman Sultan, and continues with words of loyalty and fidelity to the
sultan. Furthermore it is pointed out that the sultan is a ruler of the universe and his words
are like an order.