Bu çalışma, ‘Batı dışı modernlik’ kavramı bağlamında Türk ve Japon modernleşmelerini ele
almaktadır. Batılılaşmadan modernleşmenin mümkün olduğuna inanan Türk muhafazakâr düşüncesi,
Japonya’yı, tanıdığı ilk günden itibaren bir model olarak görmüştür. Buna göre, Japonya, gelenek ve
değerlerinden taviz vermeden modernleşmeyi başarmıştır. Bu uzak ülkenin ekonomik dinamizminden
etkilenen Türk entelektüeli, “Japon mucizesi”ne derin bir saygı ve hayranlık duymuştur. Ancak, Meiji
Restorasyonu baz alınarak Japon modernleşme tarihi ele alındığında, batılılaşma sorununun toplumsal
ve kültürel yasamda nasıl bir etkide bulunduğu ve Japon düşüncesinde ne gibi değişimlere yol açtığı
anlaşılmaktadır. Muhafazakâr modernleşmeyle aşırı batılılaşma arasında cereyan eden salınım, Türk
modernleşmesiyle kıyaslama yapmayı anlamlı kılmaktadır. Bu konuda yaptığımız değerlendirmede,
Osmanlı-Türk modernleşmesiyle -özellikle II. Abdülhamid ve Atatürk dönemleri dikkate alınarak-
karşılaştırıldığında, “Japon mucizesi”nin, sanılandan görece başarısız olduğu ve “alaturka”
modernleşmeden çok da farklı olmadığı görülmektedir. Bununla birlikte çalışmada, çeşitli reform
örnekleri ve dönemsel-yapısal özellikler, tarihsel gelişmeler çerçevesinde ele alınarak değerlendirilmekte
ve iki ülkenin siyasal-kültürel deneyimlerine ilişkin bazı tespitlerde bulunulmaktadır.
This study discusses Turkish and Japanese modernizations in the context of ‘non-Western
modernity’ conception. Turkish conservative thought has regarded Japan as a model for its way of
thinking of modernization, not through Westernization. According to this, Japan completed the
modernization process successfully without compromise of its customs and values. Turkish intelectuals,
who were impressed by economical dinamism of this very far country, have respected and admired
“Japanese miracle”. However, considering Japanese modernization history based on Meiji Restoration,
it becomes clear how westernization issue affected social and cultural life and led a difference in
Japanese thought. Constant shifts between conservative modernization and excessive westernization
makes the comparison of Ottoman-Turkish and Japanese modernizations significant. The assesments
show that –considering especially Abdulhamid II and Kemalist era- “Japanese miracle” is not more
successful and not so different than “a la Turca” modernization comparing to Ottoman-Turkish
modernization. Moreover, in this study, various reform models and periodical-structural features are
discussed based on a framework of historical developments and the study includes notes on two
country’s political-cultural experiences.