2004, Cilt 19, Sayı 1http://hdl.handle.net/123456789/121512023-03-25T09:31:53Z2023-03-25T09:31:53ZLületaşı işletme atıklarının kurşun gideriminde kullanılabilirliğinin incelenmesiBektaş, NihalÖncel, Salimhttp://hdl.handle.net/123456789/121602018-08-16T00:02:39Z2004-01-01T00:00:00ZLületaşı işletme atıklarının kurşun gideriminde kullanılabilirliğinin incelenmesi
Bektaş, Nihal; Öncel, Salim
Çevre kirliliği açısından sorun oluşturan ağır metallerden biri de kurşundur. Kurşun, genelde metal,
metal kaplama sanayi ve madencilik faaliyetleri atıksularından kaynaklanır. Metal sanayi atıksuları nicelik
açısından az olmakla birlikte, toksik özellikte olmaları ve biyolojik birikime uğrama nedeniyle alıcı ortama
verilmeden önce arıtılmaları gerekmektedir. Lületaşı olarak bilinen sepiyolitin Eskişehir bölgesinde
ekonomik yatakları bulunmaktadır. Bir çok kullanım alanı bulunan sepiyolitin en önemli kullanım
alanlarından biri de süs eşyaları (biblo, pipo, takı vs) yapımıdır. Bu sektörlerden çıkan kırıntı ve toz şeklinde
olan değerli atıklarının arıtma teknolojilerinde önemli bir adsorban olarak kullanabilirliği düşünülmektedir.
Bu çalışmanın amacı, lületaşının işlenmesi sırasında oluşan atıkların sulu çözeltilerden kurşun gideriminde
kullanılabilirliğinin incelenmesidir. Bu amaçla, kesikli sistem kullanılarak sulu çözeltilerinden kurşun
giderimin zamana göre değişimi izlenmiş, reaksiyon kinetikleri Lagergren, Elovich ve yalancı ikinci
dereceden kinetik reaksiyon gibi değişik modellerle değerlendirilmiştir. Her bir model için adsorpsiyon
oran sabitleri hesaplanmış, bu sonuçlardan da kurşun giderim prosesinin, yalancı ikinci mertebe kinetik
modeli izlediği görülmüştür. Ayrıca, Langmuir ve Freundlich gibi denge izoterm eşitliklerine uygunluğu
analiz edilerek, adsorpsiyon sabitleri saptanmıştır. Denge prosesinin en iyi Langmuir izotermine uygunluk
göstermiş ve maksimum adsorpsiyon kapasitesi 22.5 mg/g olarak bulunmuştur.; Lead is one of toxic pollutant, which causes severe environmental problems. The main
industrial sources for lead include metal finishing, mining and mineral processes, and oil refining industries.
Lead can accumulate along the food chain and is not amenable to biological degradation. Therefore
wastewater, containing lead needs to be treated before discharging to the receiving medium. Sepiolite
deposits, also known as lületaşı, are widely distributed around Eskişehir. The most important use of
sepiolite is to manufacture of jewellery, tobacco-pipe, vase etc.. These manufacturers produce large amount
of waste sepiolite in the form of crumb and powder, which can be used as adsorbent in the wastewater
technology. The aim of this work is to evaluate the removal of lead from aqueous solution using waste
sepiolite. The sorption kinetics were tested for the pseudo-first order, pseudo-second order reaction and
Elovich equation at different experimental conditions. The rate constants of sorption for all these kinetic
models were calculated. Good correlation coefficients were obtained for the pseudo second-order kinetic
model showing that lead uptake process followed the pseudo-second order rate expression. Langmuir and
Freundlich isotherm constants and correlation coefficients for the present system were calculated and
compared. The equilibrium process was described well by the Langmuir isotherm model with the maximum
sorption capacity of 22.5 mg/g of lead on sepiolite.
URL: http://sujest.selcuk.edu.tr/sumbtd/article/view/5
2004-01-01T00:00:00ZDeprem yükü etkisi altında kalan çatı kalkan duvarlarının davranışıKamanlı, MehmetBalık, Fatih Süleymanhttp://hdl.handle.net/123456789/121592018-08-16T00:02:37Z2004-01-01T00:00:00ZDeprem yükü etkisi altında kalan çatı kalkan duvarlarının davranışı
Kamanlı, Mehmet; Balık, Fatih Süleyman
Bu çalışmada; deprem yükünün çatı kalkan duvarlarına olan etkisi ve bu etki altında çatı kalkan
duvarlarının nasıl bir davranış gösterdikleri araştırılmıştır. Çalışmanın hazırlanmasında, çatı
elemanlarından yük alan ve almayan kalkan duvarlı beşik çatı sistemi üzerinde toplam iki deney
yapılmıştır. Deneyler, Bayındırlık ve İskan Bakanlığı’na bağlı Afet İşleri Genel Müdürlüğü Deprem
Araştırma Dairesi’nde bulunan sarsma tablası üzerinde yapılmıştır. Yapılan deneylerden, çatı kalkan
duvarlarının yatay dinamik yükler etkisi altındaki davranışları hakkında önemli bilgiler edinilmiştir.
Yapılan araştırmalardan elde edilen sonuçlara göre yapılarda uygulanan kâgir çatı kalkan duvarlarının
deprem yüküne karşı daha güvenilir hale getirilmesi için hangi önlemlerin alınması gerektiği hususu
üzerinde durulmuştur.; In this study, the effect of earthquake loads on roof gable walls and the behaviours these
roof gable walls are investigated. In preparation of the study two experiments on cradle roof system
which gets and doesn’t get any loads off the roof members were done in all. The experiments were done
on the shaking table that is an Earthquake Research Department of General Directorate of Disaster
Affairs . Through the experiments some considerable results were got on the behaviours of roof gable
walls under the effect of horizontal dynamical loads. The results obtained at the end of these
examinations are given and discussed. Furthermore, to make the brick gable walls more reliable against
the loads of earthquake are given.
URL: http://sujest.selcuk.edu.tr/sumbtd/article/view/9
2004-01-01T00:00:00ZEdirne kaleiçi geleneksel konutlarının plan ve cephe özellikleriAkansel, Şennurhttp://hdl.handle.net/123456789/121582018-08-16T00:02:36Z2004-01-01T00:00:00ZEdirne kaleiçi geleneksel konutlarının plan ve cephe özellikleri
Akansel, Şennur
Edirne kenti tarihsel gelişimi boyunca jeopolitik konumu nedeniyle önemli bir yerleşim merkezi
olarak gelişimini sürdürmüştür. Özellikle Türkler tarafından alınmasıyla önemi artmış, uzun yıllar
Osmanlı İmparatorluğuʹna başkentlik yapmış, çok sayıdaki anıt ve sivil mimarlık örneği yapıları ile
kendine has tarihi dokusunu ve kimliğini oluşturmuş bir kenttir. Edirneʹnin ilk yerleşim çekirdeğini
oluşturan Kaleiçiʹnde günümüzde ayakta kalmayı başarmış 18.yy. sonu ve 19.yy. başlarına ilişkin kentin
sosyal ve kültürel yaşamının göstergesi olan çok sayıda tarihi konut yer almaktadır. Kaleiçi bu yönüyle
kentin geçmişteki fiziksel ve sosyo-kültürel yapısına, gelişmesine ışık tutacak bir yerleşim birimidir.
Kaleiçi yerleşim biriminde yapılan detaylı bir saptama ve belgeleme çalışmasında 214 tarihi konut tespit
edilmiştir. Geleneksel Türk konutu iç sofalı plan tipi ile benzerlikler gösteren tarihi Kaleiçi konutları,
kültürel süreklilik açısından gelecek kuşaklara aktarılmaları gereğindeki önemi dikkate alınarak,
günümüz yaşam koşullarında, kullanıcı gereksinimlerini karşılayacak biçimde yenilenme olanaklarının
sağlanması ve uygun fonksiyonlarla günlük hayata katılmaları gerekmektedir. 1970’li yıllara değin
çoğunluğu tarihi konutlardan oluşan yerleşim, bu yıllardan sonra alınan yanlış kararlar, uygulamalar,
tarihi konutlara karşı ilgisizlik, bilinçsizlik ve tamamen spekülatif amaçlara hizmet eden katlı
yapılaşmanın getirdiği çirkin görüntü sonucu giderek özgün dokusunu yitirmeye başlamıştır.
Çoğunlukla kentte yaşayan azınlıklar için tasarlanan bu konutlarda yapılan saptama ve belgeleme
çalışmalarıyla; hem konutların tanıtımına yönelik, hem de bu alanda yapılacak yeni yapılara veri
oluşturacak özelliklerinin irdelenmesi ve bir tasarım rehberi niteliğine dönüştürülmesi amaçlanmıştır.
Bu amaçla ele alınan çalışmada, yerleşme alanı içinde yer alan tarihi konutların tasarım ve cephe
ayrıntıları saptanılmaya çalışılmıştır.; Over a long history, the city of Edirne has been developing as an important settlement
centre due to its geopolitical location. The importance of Edirne increased especially after it was
conquered by the Ottoman Turks and served as the capital city of the Ottoman Empire for a long period
of time. It is a city of a peculiar character and identity with its many monuments and samples of civil
architecture. Kaleiçi, as the first settlement nucleus of Edirne, has still many historic houses which could
manage to survive, reflecting the social and cultural life of the city around the end of 18th and beginning
of the 19th centuries. This makes Kaleiçi even more important as a historic settlement unit shedding light
onthe physical and socio-cultural structure and hence contributing to the further development of Edirne.
During a detailed study of determination and documentation, there have been 214 historic house
identified. There are a lot of similarities between the historic Kaleiçi houses and the traditional Turkish
houses as they both have internal halls.It is key to include these houses in our daily life by renovating
them to satisfy the needs of the contemporary life. This would also ensure that the cultural continuity is
sustained and transferred to the next generations. Kaleiçi was consist of many historic houses until
around mid 1970s but has started to lose its peculiar character and identity owing to construction of
many multi-storey apartments as a result of wrong council decisions, applications serving to speculative purposes. Unconscious and indifferent approach against the historic houses and structures were the
other causes of this tragic result. The purpose of the study that was made on Kaleiçi houses which were
generally designed to serve the minorities in the community, was to research on the detailed
characteristics and to provide data and a sort of design guide for the new structures to be built in this
area. A particular endeavour was also made, during this study, to determine the details of design and
frontal structure of these historic houses.
URL: http://sujest.selcuk.edu.tr/sumbtd/article/view/6
2004-01-01T00:00:00ZGPS Efemeris bilgisinin göreli konumlamada koordinatlara ve baz bileşenlerine etkisiTuşat, EkremTurgut, Bayramhttp://hdl.handle.net/123456789/121572018-08-16T00:02:39Z2004-01-01T00:00:00ZGPS Efemeris bilgisinin göreli konumlamada koordinatlara ve baz bileşenlerine etkisi
Tuşat, Ekrem; Turgut, Bayram
GPS Sisteminde, yayın efemerisi ve hassas efemeris olmak üzere, iki tür yörünge bilgisi
kullanılmaktadır. Yayın efemerisi, anlık konum belirleme uygulamalarında, GPS navigasyon mesajının
bir parçası olarak yayınlanmakta olup pek çok uygulama için duyarlığı yeterli olmaktadır. Bunun
yanında yüksek duyarlık gerektiren uygulamalarda, GPS verilerinin gözlem sonrası büroda
değerlendirilmesi aşamasında hassas yörünge bilgisinin kullanılması tercih edilmektedir. Bu çalışmada
Konya Metropolitan sahası ve civarındaki 7 adet nokta ve uzunlukları 7~90 km arasında değişen 12 adet
bazdan oluşan bir test ağında efemeris bilgisinin koordinatlara ve baz bileşenlerine etkisi araştırılmıştır.
Bu amaçla efemeris bilgisi olarak hem gözlem esnasında kayıt edilen yayın efemerisi hem de IGS
tarafından SP3 formatında internet üzerinden yayınlanan hassas efemeris bilgilerine göre değerlendirme
yapılmıştır. Her iki yöntemle de elde edilen sonuçlar arasındaki farklar karşılaştırılarak, efemeris
bilgisinin göreli konumlamaya etkisi yorumlanmıştır.; GPS system provides two types of ephemeris information for satellite orbits which are
broadcast and precise ephemeris. Broadcast ephemeris is transmitted as a part of GPS navigation
message and used in the applications that need real time positioning. It’s precision met accuracy
requirement of this applications. However, for the applications requiring high accuracy, precise
ephemeris data can be prefered during the post process of GPS observation. In this study, the effect of
ephemeris data on the coordinate and baselines were investigated. For this reason a test network, which
is constituted of 7 points and 12 baselines in the lengths of 7 to 90 km, is used. The process was done by
using broadcast ephemeris transmitted as a part of navigation message on GPS observation collected
and also precise ephemeris in SP3 format broadcasted on the internet by IGS. Consequently, the
differences between the result obtained from both cases were compared and the effects of orbit data was
explained on relative positioning.
URL: http://sujest.selcuk.edu.tr/sumbtd/article/view/8
2004-01-01T00:00:00Z