2017, Cilt 9, Sayı 4http://hdl.handle.net/123456789/113352024-01-13T04:00:32Z2024-01-13T04:00:32ZKurtuluş Son Durak filminde kadına yönelik şiddet temsilleri ve bir dolayımlama aracı olarak ev kavramıYüksel, Nesrin Aysun Akıncıhttp://hdl.handle.net/123456789/119902018-08-14T00:06:18Z2017-01-01T00:00:00ZKurtuluş Son Durak filminde kadına yönelik şiddet temsilleri ve bir dolayımlama aracı olarak ev kavramı
Yüksel, Nesrin Aysun Akıncı
Türkiye’de kadına yönelik şiddet en temel sorunlardan biridir. Bu sorunlar, medyadan
STK’lara kadar geniş bir yelpaze içinde ele alınmakta ve tartışılmaktadır. Bu kadar temel
bir sorun sık sık filmlere de konu olmaktadır. İşte, senaryosunu Barış Pirhasan’ın yazdığı,
Yusuf Pirhasan’ın yönettiği, 2012 yılında gösterime giren Kurtuluş Son Durak filmi
kadın sorunlarının ama özellikle kadına yönelik şiddetin farklı biçimlerinin farklı karakterler
yoluyla temsil edildiği bir filmdir. Filmde söz konusu sorunlar kadar, sembolik bir
anlatım aracı olan ve aynı zamanda filmin içinde bir karakter gibi varlığını sürdüren ev
önemli bir işleve sahiptir. Buradan hareketle, Kurtuluş Son Durak filmi feminist bakış
açısıyla, betimsel analiz yöntemiyle incelenmiştir.; Violence against women is one of major problems of Turkey. Moreover many citizens of
Turkey face and handle with this problem in a wide area including non-governmental
organisations and mass communication area. Just because of it’s a significant problem of
Turkey, matter of violence plays important role in Turkey filmography as well. “Kurtuluş
Son Durak-Last Stop: Salvation” is asample of Turkey filmography which is directed by
Barış Pirhasan. Moreover it’s scriptwriter is also him. Aforementioned film that focuses
on matter of violence against women via various characters wase released in 2012.
However in this film, home has substantial meaning as much as main issue of movie and
plays role such a character of it. Thus, in this article, “Kurtuluş Son Durak-Last Stop:
Salvation” film has been examined by the way of descriptive analysis method in scope of
feminism.
URL: http://josc.selcuk.edu.tr/article/view/5000209243
DOI: 10.18094/si.49919
2017-01-01T00:00:00ZTürkiye’de yükseköğretimde açık ve uzaktan öğrenme yöntemi ile iletişim eğitimi üzerine değerlendirmelerÖzkanal, BerrinÖzgür, Aydın Ziyahttp://hdl.handle.net/123456789/119892018-08-14T00:06:25Z2017-01-01T00:00:00ZTürkiye’de yükseköğretimde açık ve uzaktan öğrenme yöntemi ile iletişim eğitimi üzerine değerlendirmeler
Özkanal, Berrin; Özgür, Aydın Ziya
Ülkemizde üniversite düzeyindeki iletişim eğitimi hem örgün hem de açık ve uzaktan
eğitim yöntemleriyle gerçekleştirilmekte, gerek devlet gerekse vakıf üniversitelerindeki
iletişim bölümleri sektörün ihtiyaç duyduğu teknik personel ve meslek elemanı
yetiştirmeyi amaçlamaktadır. Bu çalışmanın amacı, ülkemizde açık ve uzaktan eğitim
sistemiyle verilen iletişim eğitiminin genel yapısını değerlendirmektir. Bu amaçla açık ve
uzaktan eğitim sistemiyle hangi programlarda iletişim eğitimi verildiği ve iletişim eğitimi
veren programların giriş koşulları, program yeterlilikleri, ders kredileri, mezuniyet
koşulları, staj ve ölçme değerlendirme sistemi, öğrenme ortam ve araçları ile destek
hizmetlerinin nasıl uygulandığı ortaya konulmuştur. Çalışmanın sonucunda;
programlarda program çeşitliliğinin ve uzmanlığın söz konusu olmadığı ve bu
programların daha çok genel eğitimler olarak değerlendirilebileceği söylenebilir. İletişim
eğitimi aynı zamanda da belirli teknik yeterliliklerin bilinmesini gerektiren bir alandır.
Bu nedenle programlarda teknik yeterliliklere ilişkin olanakların açık ve uzaktan eğitimin
gereği olarak sanal ortamlarda öğrencilere sunulması önemli görülmektedir.; Communication education in Turkey is realised via both open and distance and formal
education systems at higher education level at undergraduate, graduate and postgraduate
programs by state and private universities with the aim of training staff needed by the
sector. The aim of the study is to put forward the general structure of communication
education carried out via open and distance education and evaluate the quality of the
education delivered in order to train the required staff via open and distance education
systems in Turkey. In order to realise this, the structure of communication education
programs at open and distance education systems (preconditions of programs, program
outcomes, teaching environments, teaching and testing regulations, student support
services and etc.) was evaluated via interviews with these program administrators using
qualitative research technique and content analysis method of the web sites of the programs. As result of the study, it can be stated that there are not any program varieties
and expertness and these programs can be evaluated as the general training programs.
The area of communication education is also an area which requires the knowledge of
technical competencies. Therefore, it is crucial to train the students about these technical
competencies in virtual environments by force of open and distance education.
URL: http://josc.selcuk.edu.tr/article/view/5000183660
DOI: 10.18094/si.12169
2017-01-01T00:00:00ZTarihsel bir karşıtlığın tezahürü: 2002 sonrası Türk korku filmlerinde bilim-din çatışmasıHalis, Şan Ararathttp://hdl.handle.net/123456789/119882018-08-14T00:06:06Z2017-01-01T00:00:00ZTarihsel bir karşıtlığın tezahürü: 2002 sonrası Türk korku filmlerinde bilim-din çatışması
Halis, Şan Ararat
Din ile bilim arasındaki tarihsel çekişme veya çatışmanın modern bilim paradigmasının
ortaya çıkışıyla başladığı ileri sürülebilir. Bu tarihi çatışmanın günümüzde de geçerliliğini
büyük ölçüde koruduğu söylenebilir. Dünya sinemasında korku türünün dinsel öğeleri
fazlasıyla kullandığı ve bazı dönemlerde kimi siyasi/ideolojik gereksinimler doğrultusunda
bilim ile dinin korku filmlerinde karşı karşıya getirildiği görülmektedir. Bu çalışmanın
amacı, 2002 sonrası Türk korku filmlerinde bilim ile din ilişkisinin nasıl yansıtıldığının
ortaya çıkartılmasıdır. Bu amaç doğrultusunda tematik analiz yöntemi ile 2002
sonrası Türk sinemasında korku türünde çekilmiş olan on film irdelenmiştir.; It can be argued that the historical rivalry or conflict between the science and religion has
begun with the emergence of modern science paradigm. It could be said that also today
this historical conflict still keeps its validity to a large extent. It is seen that religious
items have been eminently used by in the world horror genre and in some periods, in
accordance with some political requirements, science and religion are brought against
each other in the horror movies. The aim of this study is to reveal how the relation
between science and religion is reflected in the Turkish horror movies after 2002. In
accordance with this aim, ten horror movies that were produced after 2002 will be
examined by using thematic analysis method.
URL:http://josc.selcuk.edu.tr/article/view/5000185540
DOI:10.18094/si.69990
2017-01-01T00:00:00ZModern yaşamda dini değerlerin televizyonda temsili: “Nihat Hatipoğlu İle İftar” programı örneğiBilis, Ali Emrehttp://hdl.handle.net/123456789/119872018-08-14T00:06:04Z2017-01-01T00:00:00ZModern yaşamda dini değerlerin televizyonda temsili: “Nihat Hatipoğlu İle İftar” programı örneği
Bilis, Ali Emre
Dini yönelimler, son dönemde dünya genelinde bir yükseliş içerisindedirler. Bu yükseliş,
modern yaşamın seküler ve tüketim odaklı değer anlayışıyla beraber dini değerlerin de
temsil edildiği bir medya ortamının oluşmasına sebep olmaktadır. Dini kurum ve otoritelerin
insanlara ulaşması konusunda en yaygın kullanılan medyum olarak televizyon ön
plana çıkmaktadır. Modernizm tarafından yönetimsel ve toplumsal alandan uzaklaştırılan
dini bilgi ve değerlerin bu alanlara geri dönüş çabaları televizyonda ortaya çıkan dini
söylem alanlarında kendini göstermektedir. Bu çalışma, televizyon ve din arasında giderek
yaygınlaşan bu yeni ilişki biçimini ve değer alanını değerlendirmeye odaklanmaktadır.
Bu bağlamda, İslam dini için kutsal kabul edilen Ramazan ayı içerisindeki dini programlar
arasında seçilen “Nihat Hatipoğlu ile İftar” programı üzerinden ve değer kavramı
ekseninde nicel ve nitel analiz yapılmıştır. Yapılan analizler vasıtasıyla dini değerlerin ve
bunları aktaran vaizin önem derecesi ile ilgili olarak çeşitli sonuçlar elde edilmektedir.; Religious tendencies have been on the rise across the world in the recent period. This rise
creates a media environment where religious values are represented together with the
secular and consumption oriented values of modern life. Television comes forth as the
most widely used medium employed by religious organizations and authorities to reach
the audience. Removed from governmental and social areas by modernism, the comeback
attempt of religious information and values make themselves apparent in the areas of
religious discourse on television. This work focuses on the evaluation of the new
relationship and value domain between television and religion that is becoming more
common. In this context, qualitative and quantitative analysis has been applied on the
axis of the value concept in “Iftar with Nihat Hatipoğlu” programme selected among
religious shows aired during the Ramadan month, which is considered sacred in Islam.
Various results have been acquired regarding the importance of religious values and the
source that conveys them.
URL: http://josc.selcuk.edu.tr/article/view/5000179429
DOI: 10.18094/si.61934
2017-01-01T00:00:00Z