2016, Cilt 4, Sayı 2http://hdl.handle.net/123456789/110542024-03-29T05:53:44Z2024-03-29T05:53:44ZSosyal mühendislik ile yapılan saldırılarının doğal dil işleme teknikleri ile engellenmesine yönelik web servis geliştirilmesiAkça, Mustafa Alihttp://hdl.handle.net/123456789/119162018-08-10T00:01:46Z2016-01-01T00:00:00ZSosyal mühendislik ile yapılan saldırılarının doğal dil işleme teknikleri ile engellenmesine yönelik web servis geliştirilmesi
Akça, Mustafa Ali
Siber korsanlar hedef sistemleri ele geçirme, geçici olarak servis dışı bırakma, tamamen kapatma, verileri silme gibi birçok farklı amaç için saldırılar düzenlemektedirler. Bu saldırılara çözüm olarak güvenlik duvarları, ağ izleme sistemleri vb. gibi birçok uygulamalar ile tedbirler alınmaya çalışılmaktadır. Günümüzde aslında belki bu saldırı yöntemlerinden çok daha etkili olan bir yöntem olarak kullanılan tekniklerden biride Sosyal Mühendisliktir. Sosyal Mühendislik; insan ilişkilerini ve insanların dikkatsizliklerini kullanarak, ikna etme, etkileme, aldatma gibi faktörlerle sistem, kurum ya da kişiler hakkında sıradan yöntemlerle elde edilemeyecek bilgilerin ele geçirilmesi işlemidir. Bilişim sistemlerinin güvenlik problemlerinde aslında korunması en zor olan yöntemlerden biride budur. Klasik saldırı yöntemleri çeşitli güvenlik yazılımları ile bertaraf edilirken burada saldırı yapanda hedef olanda insanın kendisidir. Bu çalışmada tüm masaüstü ya da web tabanlı uygulamalar için kullanılabilecek bir web servis geliştirilmiştir. Bu web servis Doğal Dil İşleme teknikleriyle karşıdaki kişiyi tanımaya çalışır. Karşıdaki aslında görüştüğü düşünülen kişi değil ise, farklı amaçları var ise kullanıcı uyarılır. Bu sayede sistemlerde Sosyal Mühendislik ile yapılan saldırılara da önlem alınmış olur. Çalışma site içi mesajlaşma ve email ile mesajlaşma uygulamalarında başarıyla test edilmiş ve olumlu sonuçlar alınmıştır; Cyber hackers execute attacks with the many goal such as seizing target systems, leaving temporarily out of service, shutting down completely, and deleting data. In order to protect against those attacks, many applications such as firewalls and network monitoring systems are used. Today, in fact there is one technique that is much more effective than those hacking activities, which is Social Engineering. This term explains the action of seizing information about systems, institutions or individuals by using human relationships and people's carelessness, and persuasion, influence, and deception, which otherwise cannot be achieved by ordinary methods. This is actually one of the most difficult-to-protect methods in IT system security problems. While traditional hacking methods are eliminated by various security software, here the one who attacks and the one who is being attacked are both human itself. In this research, a web service which could be used both on desktop and web-based applications was developed. This web service tries to identify the opposite person by Natural Language Processing techniques. User is warned about it if the opposite person is actually not the person we think we are talking and has some different aims. Therefore, precaution could be taken against attacks done by Social Engineering. This service was tested on on-site messaging and e-mail applications and positives results were observed
URL: http://sujest.selcuk.edu.tr/sumbtd/article/view/334
DOI: 10.15317/Scitech.2016218523
2016-01-01T00:00:00ZTürkiye’nin elektrik enerjisi üretimindeki dışa bağımlılığın azaltılması için uygulanması gereken politikalarBilim, Niyazihttp://hdl.handle.net/123456789/119152018-08-10T00:01:46Z2016-01-01T00:00:00ZTürkiye’nin elektrik enerjisi üretimindeki dışa bağımlılığın azaltılması için uygulanması gereken politikalar
Bilim, Niyazi
Dünyada nüfusun ve sanayileşmenin artmasına paralel olarak enerji ihtiyacı da gün geçtikçe artmaktadır. Enerji türleri içinde elektrik enerjisi günümüz dünyası için vazgeçilmez bir enerji türü olmuştur. Dolayısıyla dünyadaki tüm ülkeler elektrik enerjisi tüketimlerini karşılamak için türlü çalışmalar yapmaktadırlar. Günümüzde elektrik enerjisi farklı kaynak türlerinden üretilmektedir. Dünyada elektrik enerjisi üretiminde yakıt olarak birinci sırada olarak kömür kullanılmaktadır. Ülkemiz elektrik enerjisini karşılamak için en fazla doğal gazdan yararlanmaktadır. Doğal gaz ise ithal ettiğimiz bir kaynak türü olduğundan dolayı elektrik enerjisinde dışa bağımlı olmamıza neden olmaktadır. Türkiye, üretmiş olduğu elektrik enerjisinin % 58’ini, dışa bağımlı olduğumuz kaynak türlerinden üretmektedir. Elektrik enerjisinde dışa bağımlılığımızın azaltılması için kendi öz kaynaklarımızın kullanılmasına ağırlık verilmelidir. Bu amaçla bu çalışmada; elektrik enerjisi üretimi ile ilgili istatistiki veriler ışığında, elektrik enerjisinde dışa bağımlılığımızın azaltılması için kısa ve uzun vadeli planlar oluşturulmuştur. Kısa vadede kömür, nükleer ve hidroelektrik santrallerin artırılması, uzun vadede ise yenilenebilir enerji kaynaklarına ağırlık verilmesi gerektiğinden bahsedilmiştir. Ayrıca sorunun çözümü için acil olarak uygulanması gereken politikalardan bahsedilerek, önerilerde bulunulmuştur.; Electrical energy requirements increase on daily bases with increasing world population and industrialization. Electrical energy has become an indispensable form of energy for our modern world. Therefore, all countries in the world strive to meet their own energy demands. Electrical energy is obtained from various sources today. Main source of electrical energy in the world is coal. Our country on the other hand uses natural gas as its primary electrical energy source. Since natural gas is an imported resource, it causes our country to be dependent on foreign sources. Turkey produces 58% of its energy from resources that are foreign-dependent. To minimize our foreign-dependency in electrical energy, the usage our own resources must be emphasized. This study aims to prepare short and long term plans to minimize our foreign-dependency in electrical energy in light of electrical energy production statistics. Short term plans mention here include the requirements of more coal, nuclear and hydroelectric plants; long term plans mention the need to emphasize renewable energy sources. Moreover, urgent policies that are required to mitigate the circumstances have been discussed, and recommendations have been made.
URL: http://sujest.selcuk.edu.tr/sumbtd/article/view/346
DOI: 10.15317/Scitech.2016218526
2016-01-01T00:00:00ZUML ile sanal kampüs modellemesiUymaz, Sait AliKahramanlı, Şirzathttp://hdl.handle.net/123456789/119142018-08-10T00:01:46Z2016-01-01T00:00:00ZUML ile sanal kampüs modellemesi
Uymaz, Sait Ali; Kahramanlı, Şirzat
Bu çalışmada animasyonlar, görüntülü konferanslar, mobil teknolojiler ve artırılmış gerçeklik ile desteklenen öğrenci odaklı web tabanlı bir uzaktan eğitim sistemi için birleşik modelleme dili (Unified Modeling Language – UML) ile sanal kampüs modellenmesi gerçekleştirilmiştir. Sanal Kampüs modeli 4+1 bakışı içermektedir ve yazılım sürecinin aşamaları farklı UML diyagramları ile modellenmiştir. Bu modelde ilk olarak sistem aktörleri belirlenmiş ve durum diyagramları ile aktörler ve rolleri gösterilmiştir. Daha sonra durum senaryoları ve sınıf diyagramları gösterilmiştir. Ayrıca sistemi etkileyen olaylar ve etkinlikler etkinlik diyagramı ile gösterilmiştir. Son olarak sistemin alt modülleri ve fiziksel cihazları bileşen ve yaygınlaştırma diyagramları ile gösterilmiştir. Analiz ve tasarım aşamasında iyi bir modelleme yazılım sürecinde doğabilecek problemleri önler. Teknolojik yenilikler ile desteklenmiş web tabanlı bir uzaktan eğitim sistemi maliyet avantajları ile birleştiğinde ideal bir eğitim modeli olmaktadır.; In this study, virtual campus model for student centered and web-based distance education system is carried out using unified modeling language (UML) supported by animations, video conferencing, mobile technologies and augmented reality. The model contains 4+1 views. The phases of the software process of the model are modeled with the different UML diagrams. In this model, firstly, actors of the model are described and actors and their roles are demonstrated by state diagrams. Then, use case diagrams and class diagrams are shown. In addition, events and the sequence of activities are displayed by activity diagrams. Finally, hardware components and nodes are depicted by deployment diagrams. Making a good modeling during the design and analysis phase, avoids problems that may arise in the software process. Web-based system supported by technological innovations is an ideal educational model when combined with the cost advantages of distance education
URL: http://sujest.selcuk.edu.tr/sumbtd/article/view/332
DOI: 10.15317/Scitech.2016218521
2016-01-01T00:00:00ZElasticsearch yük dengeleme işleminin manuel yapılandırılması ve başarım ölçümü için yazılım geliştirilmesiAkça, Mustafa AliAydoğan, Tuncayhttp://hdl.handle.net/123456789/119132018-08-10T00:01:40Z2016-01-01T00:00:00ZElasticsearch yük dengeleme işleminin manuel yapılandırılması ve başarım ölçümü için yazılım geliştirilmesi
Akça, Mustafa Ali; Aydoğan, Tuncay
Geleneksel yöntemlerle işlenemeyen, saklanamayan devasa büyüklükteki bilgilerin oluşturduğu veri yığınına Big Data (Büyük Veri) denmektedir. Gün geçtikçe daha popüler hala gelen bu kavram, beraberinde bu verileri işleyebilecek araçların gereksinimini de ortaya çıkarmıştır. Bu büyük veri yığınının analizi ve saklanması için kullanılan araçlardan biri de Elasticsearchtür. Elasticsearch Java ile geliştirilmiş, açık kaynak kodlu Lucene tabanlı bir içerik analizi ve arama motorudur. Elasticsearch yapısı itibariyle dağıtık mimaride çalışabilen bir yazılımdır. Verileri aynı index içinde farklı shardlarda, aynı disk içinde farklı klasörlerde, aynı bilgisayar içerisinde farklı disklerde, aynı ağ içerisinde farklı sunucularda barındırabilir. Tüm bu seçenekler kullanıcıların ihtiyaçlarına göre şekillendirilebilir. Elasticsearch düğümü çalıştığı anda içinde bulunduğu kümede tüm indexler için aktif bir rol üstlenir. Diğer düğümlerle haberleşir ve yük dağılımı yapılmaya başlanır. Bu yük dağılımı normal şartlarda, düğüm üzerine düşen yükü parçalayarak performansı artırmayı hedeflemektedir. Ancak elasticsearch tarafından otomatik olarak yapılan bu yük dağılımı her zaman performans artırıcı etkiler oluşturmayabilir. Yapılan bu çalışmada geliştirilen yazılım ile Elasticsearch düğümleri üzerindeki yük takip edilebilmekte ve manuel yapılandırılmasına olanak sağlayabilmektedir. Kullanıcıların düğüm kaynaklarının kullanım oranlarını görebileceği, indexlere ait shardları manuel dağıtabileceği, otomatik shard tahsisini açıp kapatabileceği ve tüm bu yapılandırmaların verimliliğini test edebileceği bir yazılım geliştirilmiştir.; Huge amount of data stack which cannot be stored nor processed by traditional methods is called Big Data. This term, which is becoming more and more popular, led to the necessity of tools to process this data. One of the tools which is used for analysis and storage of this huge among of data is Elasticsearch. Elasticsearch is a content analysis and search server based on Lucene and developed in Java as open source. It is a software which can operate as distributed architectural structure. It also can store data in different shards in the same index, in different files in the same disk, in different disks in the same computer, and in different servers in the same network. All these options are shaped by the needs of users. As soon as Elasticsearch node starts working, it takes an active role in all indexes of clusters. It also connects with other nodes and the share of load takes place. This load distribution normally aims to increase performance by decreasing load in each node. However , this load distribution done automatically by Elasticsearch might not always create effects which increase performance. With the software developed in this study, load in each Elasticsearch nodes are tracked and manual configuration is enabled. This software enables users to observe node activity rates, to distribute shards in indexes manually, to switch on and off shard automatically, to index all these configuration productivity, and to test as inquiry-based
URL: http://sujest.selcuk.edu.tr/sumbtd/article/view/339
DOI: 10.15317/Scitech.2016218524
2016-01-01T00:00:00Z